21/04/2015

CHP’de Neler Oluyor?

2004 yılından bugüne kadar CHP TABAN HAREKETİ olarak partide değişim sağlanmadan gelişimin olamayacağını, CHP’nin baştan sona kuruluş felsefesine, umdelerine bağlı kalarak yenilenmesini istedik, bunun için çaba harcadık. Statükoyu savunan, parti içi iktidarı yerel ve genelde iktidardan daha fazla önemseyerek ülkeyi AKP’ye altın tepsi içinde sunanların ülkeye AKP’den daha fazla zarar verdiklerini açık yüreklilikle ifade ettik.

12 Eylül 2010 tarihine kadar ki süreçte Sayın Kılıçdaroğlu’nun özverili çalışmalarına tanık olduk. CHP yönetim kadrolarının yanında örgütünün de tekrar gözden geçirilerek üyelerin özellikle ve öncelikle güncelleştirilmesini, antidemokratik tüzük hükümlerinin kaldırılmasını istedik.

3 Kasım 2010 tarihindeki MYK ve PM yapısı, 33. kurultayda uygulanmasının bir yıl ertelenmesine karar verilen tüzüğün yargı ikazıyla uygulanmak zorunda kalınması; siyaseti meslek edinerek geçim kaynağı haline getirmişlerin gün yüzüne çıkmasına neden olduğu görmek bizleri şaşırtmadı.

CHP ile ilgili olsun yada olmasın, kendilerine mikrofon uzatılan herkesin parti gelenekleri, ilkeleri, felsefesinden, gerçeklerden uzaklaşarak nasılda sığlaştıklarını gördük ve bunlara da şaşırmadık.

Partide değişim ve gelişimin sancılı olmasına rağmen sağlıklı olması hepimizin dileği ve özlemidir. CHP’yi kişiler taşımazlar/taşıyamazlar. CHP bugüne kadar hep kişileri taşımıştır. CHP bugüne kadar hep kişileri taşımıştır. Ur gibi CHP’ye yapışıp kalmışları tek bir cerrahi operasyonla temizlemenin mümkün olmadığının da bilincindeyiz. CHP’yi kör döğüş alanına çekerek AKP’nin iktidarda kalmasına neden olanların beyhude çaba içerisinde olduklarını anımsatmak istiyoruz.

Sayın Genel Başkanımız Kılıçdaroğlu;

Sizin kişiliğinizde CHP’nin ve ilkelerinin iktidar olacağına inanıyor ve güveniyoruz. Ya bu CHP ile iktidar oluruz, Yada köklerinden yeniden filizlenen CHP ile. Her hal ve takdirde Haziran 2011’de sizin önderliğinizde CHP iktidar olacaktır.

CHP en kısa zamanda seçimli olağanüstü kurultaya gitmeli, çarşaf liste ile PM seçilmeli, CHP ve CHP’lilere oy verenlere yakışır biçimde Sayın Kılıçdaroğlu’nun Genel Başkanlığında birleşmiş ve bütünleşmiş biçimde safraları atılmış CHP iktidar olmalıdır.

CHP TABAN HAREKETİ
03/11/2010

21/04/2015

İstanbul İl Yönetimi Seçimlerine Öneri

Sayın, Önder Sav, Hakkı Suha Okay, A. Haluk Koç, Nevin Gaye Erbatur, Umut Oran, Faik Öztrak, Tekin Bingöl, Gülsün A. Bilgehan, Abdurrezzak Erten, Gökhan Günaydın, Süheyl Batum, İzzet Çetin, Ali Koçal, Hüseyin Karakoç, Berhan Şimşek, Mahmut Duyan, Turgut Dibek, Şahin Mengü, Abdullah Özer
CHP MYK Üyeleri

Öncelikle MYK üyeliğine seçilmeniz nedeniyle kutlar, başarılar dileriz. CHP’nin umdeleri ışığında yerel ve geneldeki iktidar koşusunda görev ve sorumluluğunuzun ağırlığı ve zorluğunun bilincindeyiz.

Ortak akılla oluşturduğumuz görüşlerimiz www.chptabanhareketi.com internet sitesinde de yayınlanmaktadır.

Son günlerde başka sayın genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu ve sizlerin üzerindeki İstanbul İl yönetimiyle ilgili sıkıntıları bizlerde hissediyor ve üzülüyoruz. Daha başlangıçta yılların birikimi olumsuzlukları sırtlanmanızı ve sorumluluğun tamamının üzerinize yüklenilmesini istemek haksızlık ve insafsızlıktır.

CHP TABAN HAREKETİ olarak İstanbul İl Yönetiminin aşağıdaki uygulama, ilke ve koşullarla seçilmesi partimizin iktidar koşusunda yukarıya zıplama yayı olacaktır. Böylelikle kişisel çıkışlar yok olacak, partide bölünme ve parçalanma, kırgınlık görüntüsü dahi verilmeden tabanda da değişim hareketi başlatılabilecektir.

MYK ve diğer yetkili kurullarda dikkate alınarak uygulanmasını istediğimiz görüş ve önerileri başlıklarını kısaca aktarmak istiyoruz;
Ülkemizin beyni Ankara’da, kalbi İstanbul’dadır. İstanbul’daki her hareketin yansıması anında Anadolu’da hissedilir. Bunun içindir ki örnek ve ibret olması açısından;
– En kısa zamanda, mümkünse 19 veya 29 Haziran 2010 tarihlerinde İstanbul’un tüm ilçelerinde parti üyelerinin (üyelikten ayrılan, üyelikleri kesinleşmemiş yeni üye olanlar ve partiden atılanlar dahil) katılacağı örgüt toplantıları düzenlenmeli,
– Her ilçedeki toplantıda toplantı düzenini sağlama, parti politikalarını kısaca açıklama, hedeflerin aktarılması amacıyla PM üyelerinden 1 veya 2 kişi katılmalı,
– Gündemli, 3-4 saati geçmeyen çatışmaya meydan vermeyecek şekilde organize edilmiş yönetim anlayışıyla; örgüt emekçilerinin görüşleri, dilekleri dinlenmeli, konuşmalar kayda alınarak değerlendirilmek üzere Genel Merkeze gönderilmeli,
– Kamuoyuna da mesaj verilmesi açısından örgüt toplantıların da etnik köken, mezhep veya bölgesel çalışma yapılmasına izin verilmeyeceği açık ve net olarak ilan edilmeli,
– Toplantıdan sonra, il yönetiminde görev almak isteyen adayların belirlenmesi, parti örgütünün seçeneğinin bilinmesi amacıyla oylama yapılmalı ilk iki veya üçüncü sırayı paylaşanlarla görüşme yapmak suretiyle uygun/uyumlu yönetim ve il başkanı Parti Tüzüğündeki hükümler dikkate alınarak % 10-20 oranında genel merkez kontenjanı kullanılarak MYK tarafından örgüt emekçilerince seçilenler arasından atanmalıdır.

Görüş ve önerilerimizin dikkate alınması umuduyla selam ve saygılarımızı sunarız.
13/06/2010
CHP TABAN HAREKETİ

blog-image

İLÇE KONGRELERİ YAPILIYOR!

İLÇE KONGRELERİ YAPILIYOR!
26 Şubat 2012 tarihinde yapılan 16. olağanüstü kurultayda bilindiği üzere tüzük değişikliği yapıldı. Tüzüğün 48/J maddesi “İl ve ilçe kongrelerinde seçimlerde kural, tek ve ortak listedir (çarşaf liste). Ancak gündemin çalışma raporu ve görüşmeler maddesine geçilmeden önce, kongre üyelerinin onda birinin yazılı önerisi ve kongreye katılan üyelerin salt çoğunluğuyla yapılacak oylama sonucunda blok liste usulü ile seçimlerin yapılmasına karar verilebilir” şeklinde değiştirildi.

Özellikle büyük kentlerde başka bir anlatımla rantın egemen olduğu, siyasetin pirim yaptığı yerlerde siyaset simsarlarınca blok liste yöntemi her nedense istisnasız kural halinde uygulanmaya başladı. 26 Şubat 2012 tarihinde yapılan tüzük değişikliğinin en önemli maddesinin halkı kandırmak amacıyla değiştirildiği de ortaya çıkmış oldu. Bilindiği gibi blok liste uygulanmaya başladığından itibaren partide birlikte yönetim anlayışı terk edilmiş, parti içi iktidar genel iktidardan daha önemli hale gelmiştir. Blok liste uygulaması Partide ayrışmalara, kutuplaşmalara, kırgınlıklara, hukuk dışı uygulamalara, özetle demokrasi ve özünde insana yakışmayan tutum ve davranışlara neden olmuş / olmaktadır.

Bilgi, iletişim, telekomünikasyon çağında CHP’nin 40-50 kişilik ortak listeyi ayrıştırmakta zorlanıyor, bunu yapamıyorsa zaten CHP vizyonunu yitirmiş, misyonunu tamamlamış demektir. Üzüntümüz blok liste yöntemi ile ilçe yönetim kuruluna giren kişilerin çoğunun hiç olmazsa CHP’nin altı ilkesini sayabilecek bilgi düzeyde bile olmayışlarıdır. Bunlar mı CHP’yi iktidara taşıyacaklar?

21/03/2012 – CHP TABAN HAREKETİ

21/04/2015

Taban Hareketi Üyesi İlçe Konuşma Örneği / 2004

Sevgili Partili Arkadaşlar;
CHP bugün aile içi sorunlarını aile içinde çözememiş ve artık mahalleye taşırmış; orada da “ben yönetici olacağım; yok ben de yönetici olarak kalacağım” diye yöneticilerinin saç saça baş başa kavga ettiği bir parti görünümündedir.
Kavga mahalleye taşınca da her gelen geçen olaya karışmaya başlamıştır. Bunların içinde ABD, Tekelci Sermaye ve Basın Tröstleri dahil bir çok menfaat grubu vardır.
Kavgada tek olmayan taraf ise Örgüt Emekçileri ve Parti Tabanıdır.Onlar ise kavgayı kaygı ve üzüntü ile izlemektedirler. Çoğu maalesef susturulmuş, kırgın ve küskün durumdadır.
Bu kavga Partimizin son derecede aleyhine olmakta ve kitlelerin gözünde onu itibarsız bir konuma düşürmektedir. Anket sonuçları kötüdür.
Bunun müsebbibi kimdir; maalesef parti içinde demokratik mekanizmaları yeterince çalıştırmayan; ideolojik yenileşme ve kadroların değişmesine olanak tanımayan Parti Yönetimidir. Bu durum Parti içinde olması gereken mücadeleyi dışarı taşırmış ve başkalarının da işe karışmasına ya da karıştırılmasına neden olmuştur. Gidişattan parti üyeleri rahatsızdır ve içleri kan ağlamaktadır.
Arkadaşlar;
Bu gün partimizdeki sorunları biliyoruz; Maalesef bugün Partimiz; seçimden seçime çalıştırılan,siyaset üretemeyen, parti içi eğitimin yapılmadığı, Ülkemiz siyasetine yeni bir açılım getiremeyen, dar kadroculuk, delege ağalığı,bölgecilik ve etnik siyasetin önemli ölçüde eğemen olduğu, üyeler arasında iletişimin yeterince bulunmadığı, karar alma ve atamalarda patronaj sisteminin uygulandığı, parti içi demokrasinin iyi çalışmadığı, gençliğe ve kadınlara yeterince önem vermeyen ve giderek siyasetin rant için yapılmaya başlandığı, katılımcılık, saydamlık ve hesap verebilirlikten yoksun bir parti görünümündedir.
Bizim talebimiz şudur; Partideki değişim ve yenileşme mekanizmalarının önü bir an önce açılmalıdır. Belli bir geçiş döneminden sonra Parti İçi Demokrasi’nin tam olarak işletildiği ve tüm partililerin de katılmasıyla yapılacak seçimler ile en üst kademesinden en alt kademesine kadar Partimiz yenilenmelidir.
Genel Başkanlık kavgası bir an önce Parti dışından Parti içine çekilmelidir.
Belki bu yöntemle de genel başkan değişebilir ama aynı yöntemle olacak bir değişme; mevcut sonuçtan farklı bir sonuç vermez.Gelen gideni aratabilir.
Belki oy alıp iktidara da gelinebilir fakat tarih göstermiştir ki; popülist yöntemlerle iktidar olunduğunda halk sadece oyalanmaktadır ve halkın ve ülkenin sorunlarına çare bulunamamaktadır.
Sorun, Partimizde ciddi bir değişim ve yenileşmenin başlatılamamasıdır. Demokratik mekanizmaların önünün bir an önce açılması gerekir. Yoksa şu gider bu gelir; sonuç değişmez.
Artık CHP’nin ve Ülkenin beklemeye tahammülü kalmamıştır.
Sevgi ve saygıyla hepinizi selamlıyorum.
(CHP Bakırköy Üyesi)
4 Aralık 2004 tarihli örgüt toplantısındaki konuşma metnidir.

blog-image

SİYASETTE ONURLU DURUŞ TARİHSEL VAROLUŞTUR

5 Aralık bizim için çok önemli bir tarih . Seçme ve seçilme hakkının alındığı tarih. 70 yıllık bu süreçte kadınlar olumsuzluklara rağmen belli ölçülerde ne yazık ki sadece seçme hakkını kullanabildiler. Kadınlar açısından artık seçmek yetmiyor. Demokratik koşullar içinde sadece seçmek değil, seçilmek, temsil edilmek ve yönetmek istiyoruz. Bu demokrasinin olmazsa olmaz koşuludur. Parti içinde seçilme hakkını eşit kullanmak istiyoruz.
Eşit Temsil Eşit Katılım istiyoruz.
Kadın Kolları Kurultay’ı 5 Aralık gibi önemli bir günde yapılmaktadır 8 sene sonra yapılan kurultayın, ilçelerden başlayarak genel merkeze kadar gelen süreç içinde gerçekten bu güne yakışır şekilde gerçekleşmesini isterdik.
Üyelere haber vermeden yapılan seçimler…, yaptırılmayan seçimler…, delegeleri baskı altında tutarak yönetimi ele geçirmeye çalışan yöneticiler… , asılmayan üye-delege listeleri…, adaylara verilmeyen delege listeleri…, bu seçimin yasal olmadığını söyleyen yöneticiler……, yapılan olumsuzlukları bu günün arkasına saklanarak gizlemeye çalışanlar. Bu anlayış 1930’larda CHP’nin kadın hakları konusunda verdiği onurlu mücadeleye zarar vermektedir. Bunun hesabının nasıl verileceğini tarih belirleyecektir. Bugün söylenen ve söylenecek süslü laflar artık yetmiyor. Sözde ve eylemde uyum istiyoruz……
Kadın hareketinin siyasal çözümler geliştirebilme ve önerdiği politikaları öncelikle benimsetebilme ve uygulayabilme başarısı sorunların aşılmasında başlangıç noktasını oluşturur. Partimizin ciddi bir kadın ve gençlik hareketine ihtiyacı vardır. Nüfusun yaklaşık %80 kısmını gençler ve kadınlar oluşturmaktadır.
Parti içinde kadınlar ve gençler temsil edilmemektedir. Eksik temsil, sorunların çözümü noktasında kadınların ve gençlerin yeterli bilgi birikim ve deneyiminden yararlanamaması sonucunu getirmektedir.
Kadınlar her zaman parti içinde mevcut cinsiyetçi iş bölümüne göre seçimden seçime hatırlanan çalışma grubu olarak görüldü. Oysa bizler parti örgütüyle bütünleşerek parti içi çalışmalarda harcadığımız emeğin siyasal temsile ve parti yönetimine yansımasını istiyoruz. Örgüt içinde kadınların, kadın olmaktan kaynaklanan sorunların tartışılmamasını kadınların toplumsal ve siyasal haklarının parti için de hak ettiği yere ulaşmamasını siyasal bir mücadele içinde partimiz açısından çok büyük bir eksiklik olarak görüyoruz.
Siyasal kararlara katılmayan kadınlar kendi sorunlarını çözecek toplumsal siyasal araçlara ulaşamazlar.Kadın erkek eşitliğini sağlamaya yönelik tüm çabaların başlangıç noktası,siyasal süreçlere katılımdan,söz,yetki ve karar sahibi olmaktan ve bu alanlarda cinsler arası eşitsizliği ortadan kaldırıcı adımlar atmaktan geçer. Tüm eşitsizliklerin çözümü siyasal yapının yeniden düzenlenmesi ile doğrudan ilgilidir.
Bir toplumda ilericiliğin,demokratikleşmenin, laikliğin,barışın ne ölçüde gerçekleştiğinin en önemli göstergesi kadın-erkek eşitliğinin ne ölçüde gerçekleştiği ile doğrudan ilgilidir. Laik, çağdaş, demokrat bir partinin de gerçekte ne olduğunun temel göstergesidir.
Parti içindeki mevcut eşitsizlik, siyasal alandan eşit yararlanmamayı, eşit temsil edilmemeyi ortaya çıkarmaktır. Partimizin bu konuda görev ve sorumluluğu çok büyüktür.
Yeni bir anlayışın yol göstericiliğine ihtiyacımız var..Bu anlayışı hep birlikte yaratmamız gerekiyor. Unutmamak gerekir ki siyaset kişisel fayda için değil toplumsal fayda içindir.

İletişim: khareketi@yahoo.com /02163742772
CHP KADIN HAREKETİ

WordPress gururla sunar | Tema: Spicethemes tarafından geliştirilen Spiko