20/04/2015

VATANDAŞLIK YASASI ÇIKARILMALIDIR.

VATANDAŞLIK YASASI ÇIKARILMALIDIR.

Ülkemizde değer yargıları değişmekte, olumlu veya olumsuz yönde toplum yeniden şekillendirilmektedir. 72-78 milyon nüfus, 30-35 milyon kayıtlı 10-15 milyon kayıtsız çalışan, 81 İl, 1000’e yakın İlçe, 3225 Belediye, her bakanlığın il ve ilçelerdeki müdürlük ve alt birimlerdeki temsilcilikleri, valilik, kaymakamlık, belediye, muhtarlık görev ve yetkilerinin karmaşıklığı, adalet, güvenlik, vergi, nüfus kayıt bilgilerdeki tutarsızlık, karışıklık, kamu hizmetlerinin de doğru, zamanında, kaliteli yapılmasına en azından yönetimsel beceriksizlik kadar engel olmaktadır. Bilgi iletişim telekomünikasyon çağında birbiriyle bağdaşmayan resmi veriler ülkemizin ayıbıdır.

Vatandaşların sahip oldukları menkul ve gayrimenkul mallar dahil, eğitim, meslek, iş, sağlık, adalet, güvenlik, sicil, iletişim araçları, ikametgah başta olmak üzere her türlü bilginin tek bir yerde toplandığı yargı gözetiminde VATANDAŞLIK VERİ BANKASI Anayasa çalışmalarından önce derhal yasal düzenlemesi yapılarak oluşturulmalıdır. Kendi yasaları ile sınırlı olmak şartı ile ilgili kamu kurumları vatandaşlık veri bankasına ulaşılabilmeli, sosyal politikalar, gıda, geçim, sağlık, seçim, yatırım, eğitim vs. konularındaki kararlar varsayımla değil, doğru bilgilerden hareketle alınmalıdır. Ahlaki, sosyal, kültürel ve güvenlik terörü başta olmak üzere cehalet ve geri kalmışlık, yolsuzluk ve olumsuzlukların önüne geçilebilmenin başkaca olanağı kalmamıştır. Ülkeyi yönetenlerin, yönetmeye adayların kendi orunlarını koruma çabası ile siyasi veya inanç nedeniyle kendilerine yakın olanlara sermaye aktarma yerine ülke insanının tamamının gelişmesi ve kalkınmasına çaba harcaması isteğimizdir.
25 Kasım 2011

20/04/2015

Seçimler Öncesi Basın Açıklaması

BASIN AÇIKLAMASI
Yaklaşık 4 yıldır yayında bulunan www.chptabanhareketi.com internet sitesi CHP içinde bölünmüşlük görüntüsü vermeme ve kamuoyunda yanlış anlaşılmalara yol açmama adına Haziran/2007’de yayınına ara vermişti. CHP’nin bugünkü yönetim kadroları ve anlayışı hiç bu kadar halktan uzak, halkın sorunlarına duyarsız olmamıştı. Sadece salı günleri iki- üç saatlik grup toplantılarıyla muhalefet görüntüsü verilmesi 7 gün 24 saat çalışan AKP iktidarının kötü yönetimine seçenek olmaktan uzaktır. Sözün özü kişisel çıkarları için her şeyi yapabilecek nitelikteki yönetim kadrolarının ülkeye AKP’den daha fazla zarar verdiklerini/vereceklerini söylemek yanlış olmayacaktır. Çocuklara Allaha mektuplar yazdıran, kültür merkezlerini satan, kamu arsalarını cami yeri olarak tahsis eden, Fettullahçı yapılanmayı içine sindirmiş, yolsuzluğa bulaşmış, her türlü ahlaksızlığı yönetim biçimi haline getirmiş yerel yönetimlerle işbirliği içindeki Genel Merkez kadrolarının delege ağalığı sistemi içinde değişimi mümkün görünmemektedir.

Solda birleşmenin, bütünleşmenin, birlikte hareket etmenin merkezi olması gereken CHP üzülerek görüyoruz ki bu işlevini yitirmiştir. Demokrasiyi içine sindirmemiş, inançlara saygısız, yıllardır il il dolaşarak Milletvekili seçilenlerin partisi haline gelmiş CHP, umut olmaktan uzaklaşmış, değişim ve gelişime kapalı olduğunu son kurultayda bir kez daha ortaya koymuştur.

Siyaset tüccarı ve simsarlarının bulunmadığı, ağırlıklı olarak genç ve kadınlardan oluşan, aklı ve bilimi rehber edinmiş, önce insan diyen yönetim kadroları halkın ve ülkenin kurtuluşunu sağlayabilecektir. Sadece ülkenin iyi yönetilmesini isteyen, istikrar ve güveni arayan, iyiyi, güzeli, doğruyu arayan seçmenleri, ülkemizin güzel insanlarını boynu bükük bırakmaya kimsenin hakkı yoktur.

İnanç, etnik köken, mezhep ve bölgecilik kavramları üzerinden siyaset yapanların ülkemizin gelişmesi ve kalkınmasını sağlayamayacakları gerçeğinden hareketle, kendisini aşırı sağın solunda hisseden seçmenin istemlerini yanıtlayacak, siyaset simsarlarının içinde bulunmadığı yeniden yapılanma, yeniden oluşum kaçınılmazdır.

Demokrasinin yerleşmesi, hukukun hakim kılınması yoksulluk ve yolsuzluğun ortadan kaldırılmasıı; halkın güvenlik, konut, işsizlik, yoksulluk, adalet, sağlık, eğitim geri kalmışlık sorunlarının çözümü için Atatürk’ü, dini, inançları, duyguları sömürerek, halkı kaderine ve çetelere, ekonomiyi IMF’ye, dış politikayı AB ve ABD’ye terk eden, Devlet yönetim ciddiyetinden uzak başta AKP, CHP ve diğer uydu partilerin yönetim kadroları, Türk siyasi yaşamından demokratik yollarla mutlaka uzaklaştırılmalıdır. Ocak/2008

Saygılarımızla,
CHP TABAN HAREKETİ

20/04/2015

Partilere Çağrı / 29/05/2007

BASIN AÇIKLAMASI / PARTİLERE ÇAĞRI

Ülkemiz fiili terör tehdidi ve güvenlik sorunuyla karşı karşıyadır. Başta ABD olmak üzere AB ülkelerinin birçoğu uluslararası hukuk, doğal hukuk ve anlaşmaları yok sayarak kendi sınırlarının çok uzağında emperyalist egemenliklerini yerli işbirlikçiler sayesinde sürdürmektedirler.

Ankara Tandoğan, İstanbul Çağlayan, İzmir Gündoğan ve diğer Cumhuriyet mitinglerinde dile getirilen halkın istemlerini dikkate almayarak programlarını açıklamayan, birleşin çağrılarını ve atılan sloganları algılayamayan siyasetçilerimiz dünden farklı davranış sergilememektedirler,

TABAN HAREKETİ olarak diyoruz ki;

AKP iktidarı döneminde halkın istem ve sorunlarına yönelik sorunlar çözülmemiş, adalet, güvenlik, sağlık, eğitim, işsizlik, yoksulluk ve yolsuzluk konusunda fakir fukaranın lehine hiçbir olumlu, somut gelişme gösterilmemiştir. Sağlık ve sosyal güvenlik konusunda olduğu gibi parası olanın hizmet alabileceği sistem kurulmaya çalışarak da sosyal Devlet sorumluğu ve duyarlılığı temelden yok edilmiştir. Görsel ve yazılı basın kuruluşları ekonomik kıskaca alınarak bağımsızlıkları yok edilmiş, reklam kampanyaları ve parti il ilçe başkanlıkları aracılığıyla Devlet yönetme biçimi geliştirilmiştir. AKP iktidarı zamanında hiçbir dönemde olmayan şekilde Devletin kurumlarıyla sürekli çatışma ortamı yaratılmış, vekil yöneticiler aracılığıyla da olsa kadrolaşma nerdeyse hizmetli kadrosuna kadar indirilmiştir. Kamuda 300 bine yakın kişinin görev yerleri değiştirilmiş 200 binin üzerinde yeni atamalar yapılmıştır. Her ne kadar sınav sistemiyle kamu çalışanı alındı deniliyorsa da soruların aynen ÖSYM sınavlarında olduğu gibi yandaş kurs ve dershanelere verilmediği söylenemez. Her ne hikmetse bazı dershanelerde anlatılan, çözülen sorular aynen ÖSYM sınavlarında çıkar.

AKP iktidarı, enflasyon ve faiz oranları düşmeye başlamış ekonomiyi ve silahlı terörün olmadığı ülkeyi teslim almıştır. Süreç içinde halka ve adalete yönelik yöresel veya bölgesel sistemli önlemler almamıştır. Ekonomi İMF’ye halk çetelere teslim etmiş, Anadolu insanı kaderine terk edilmiştir. Halk “muhannete muhtaç” edilerek adeta Cumhuriyeti ve temel niteliklerini hedef alırcasına bilinçli politikalar uygulamaya konulmuş, işlemeyen sistemin düzeltilmesi, yeniden yapılandırılması yerine akıl ve bilimden uzak siyasi ereklerine uygun tarikat, mafya, bürokrat, siyaset dörtgeni içerisinde yandaşları arasında rant bölüşüm sistemi benimsenmiştir.

Seçim kararı alan TBMM üyeleri hukuki varlıklarını korumakla birlikte temsil niteliğini yitirmiştir. Güvenlik ve beş yıl önce ULUSA SÖZ VERİLEN Millet Vekili dokunulmazlığının kaldırılması dışındaki konularda yasa yapılmasına son verilmelidir.

Sınır güvenliğimizi ihlal eden ABD ile stratejik ilişkilerimiz! rayından çıkmış, ülkemiz müstemleke durumuna düşürülmüştür. İvedi olarak NOTA ve AB ilişkilerimiz dünü ve bugünüyle birlikte yapılan tüm gizli anlaşmalar da açıklanarak. kamuoyunda tartışılma açılmasının sağlanması, bilim ve siyaset çevrelerinde tartışılarak kamuoyunun doğru bilgilendirmek suretiyle yeniden diriliş yolları açılmalıdır.

Seçim sürecinde doğru seçimin yapılabilmesi için önemli saydığımız konu;

Yeni meclisin oluşmasında resmi olarak ön seçim yapılma süreci işlemez durumda ise de; noter onaylı Parti üyelerinin, hatta halkın katılımının sağlanacağı internet ortamında T.C. Kimlik Numaralarını girerek yapılacak ve banka sisteminde uygulanan cep telefonuyla mesaj-şifre yöntemiyle oy kullananlardan ayrıca makul bir mesaj yöntemiyle katkı sağlanmak suretiyle dürüstçe seçim ve gelir elde edilebilinir. Bu önerimiz kendisini demokrat sayan tüm siyasi partilerimiz için geçerlidir.

Seçilecek Milletvekilleri her ne şekilde olursa olsun ahlaklı ve dürüst olması sağlanmalıdır. Hakkında yüz kızartıcı suçlardan dava açılan veya davası devam edenler listelere konulmamalıdır. Sağ ve solda ulusal duyarlılıklara dayalı partiler kendi aralarında birleşerek mutlaka tam bağımsız, çağdaş, kalkınmış, yolsuzluk ve yoksulluktan arınmış Türkiye için İKTİDAR olmayı hedeflemelidirler. 29/05/2007

Saygılarımızla,
CHP TABAN HAREKETİ

20/04/2015

CHP’de Deprem

DEPREM KILIÇDAROĞLU’NDAN TSUNAMİ HALKTAN…

2011/Haziran seçimlerine sayılı günler kaldı. CHP’nin yönetim anlayışının değişmeme inadı hala sürüyor. Sayın Genel Başkan’ın etrafını yalaka takımının sarması, güven veren adaylar yerine vitrin süsü, dolgu malzemelerinin öne çıkarılması iktidar olma umutları azaltmaktadır. Kesinlikle CHP’nin iktidar olamayacağı görüşünü savunanlara katılmıyoruz. CHP’nin iktidar olması görev olmasının yanında hakkıdır da.

Yapılan toplantılarda ön sıraların protokol diye ayrılması, halkın arasına girmemesi CHP’nin yenilenmesinin zor olduğunu gösteriyor.

Sayın Kılıçdaroğlu’nun omuzlarındaki yükün ağırlığının farkındayız. Taşınan yükün ağırlığı kadar sorumluluğunun ve görevlerinin de var olduğunun bilincindeyiz.

Görünen o ki, 13 Haziran 2011 günü CHP ya iktidar olacak, yada Sayın Kılıçdaroğlu’nun siyasi hayatı bitecek. CHP TABAN HAREKETİ olarak diyoruz ki; ön seçim yapılan illerde de görüldüğü üzere CHP örgütü eski milletvekillerinin % 95’ini istememektedir. CHP’de aday listeleri belirlenirken mutlaka deprem yaratılmalı, topluma umut verecek meslek sahibi, geçmişinde kirlilik bulunmayan, CHP ilkelerini özümsemiş, yurtsever ve en önemlisi hakkında hiçbir yolsuzluk şaibesi olmayan kişileri aday olarak göstermelidir. 9 şiddetinde deprem Kılıçdaroğlu’ndan tsunami halktan.

Siyasi Partiler Yasası, CHP Parti Tüzüğü diğer partilerde olduğu gibi milletvekili adaylarının belirlenmesinde genel başkana sınırsız yetki vermektedir. Genel başkanın istemediği hiç kimse MV olamaz. Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu yetkiyi kullanmasını ve ön seçim yapılan illerde aday sıralamasını değiştirmemesini istiyoruz.

AKP iktidarı seçimle geldiği gibi, seçimle gitmelidir. Bugüne kadar başarılamamasının nedeni karşısında seçenek bulunmaması, CHP’nin hataları, seçim sistemi ve barajıdır.

Siyasi partilerde aday olduklarında tartışmalara neden olabilecek ancak kesinlikle TBMM’sinde bulunması gerekenler engellenmemelidir. Bağımsız MV adayı olarak seçime katılmaları herkes gibi onlarında en doğal haklarıdır.

Biliyoruz ki her ne yapılırsa yapılsın sandığa gitmeyecek kişiler, AKP’ye oy vermeyecek CHP’liler, CHP’ye oy vermeyecek AKP’liler olduğu kadar mecliste grubu bulunan partilerin hiçbirisine oy vermeyecek % 20-30 arasında seçmen kitlesi de bulunmaktadır. Ankara, İstanbul, İzmir seçim çevrelerinden birer, çok güçlü olunabilecek illerden de toplam 4-5 olmak üzere 10-15 kişinin bağımsız MV olarak meclise girmeleri yerinde ve doğru olacaktır. Olmayacak şekilde grup kurma hayaliyle hedefi büyütmek ise gücü azaltacaktır.

Baraj engeline takılacak partilerinde tek bir parti çatısı altında seçime katılmaları, güç ve işbirliği yapmaları AKP’nin iktidar olma şansını yok edecektir.

Yurtseverliğin, ulusalcılığın, akılcılığında gereği CHP’nin yanında bağımsız adaylar, tek bir parti çatısı altında seçime katılacak sağın solundaki partiler CHP’ye oy vermeyeceklerce desteklenmeleridir. İdeolojileri farklı kişilerin sadece CHP çatısı altında toplanmalarını istemekte siyaseten akılcı değildir.

Hemen hemen her partiden kişilerin ortak görüşü aşağıda isimlerini yazdığımız kişilerin bağımsız milletvekili olarak seçimlere katılmaları ve kazanmalarıdır. Seçimlere az, adayların belirleneceği 11 Nisan’a çok zaman var. Hala bu ülkede namusluca düşünüp, ahlaklıca karar verecek, bilim ve aklı rehber edinmiş insanlar var olduğunu biliyor ve gereğinin yapılacağını umuyoruz.
Saygılarımızla,
06.04.2011
CHP TABAN HAREKETİ

20/04/2015

CHP Parti Meclisi Üyelerine Mektup 20.03.2011

Sayın,………………………
CHP Parti Meclisi Üyesi
Anadolu Bulvarı No: 12
Söğütözü / ANKARA

2004 yılından Parti içi tanıklıklarımıza dayanan ve belli sayıdaki örgüt emekçisinin ortak katkılarıyla “CHP’de Sorunlar Nelerdir? Çözümlere Nereden Başlanmalıdır? başlıklı metin hazırlayarak partimizin tüm birimlerine zamanında ulaştırılmıştır. Broşür 7 yıldır www.chptabanhareketi.com internet sitesinde basıldığı şekliyle yayınlanmaktadır. İstanbul’da başlatılan taban hareketi çalışmaları parti literatürüne yerleşmiş, birbirinden bağımsız hemen hemen her ilde taban hareketi çalışmaları başlamıştır. Tabanın öze bağlı oluşu nedeniyle de genelde en azından ilke bazında farklılıkları bulunmamaktadır.

Her seçim ve kurultay öncesi kamuoyuna ve parti yönetimine uyarılarımızı yaptık. Ancak söylediklerimiz yok sayıldı, değişim ve gelişimin tabandan tavana doğru olması gerektiği anlayışımız önemsenmedi. Delege ağalığı sisteminin yanında belediye meclisi, il genel meclisi üyelerinin dahi genel merkez tarafından belirlenir olması, -üzülerek söylemek zorundayız ki- aday borsalarının kurulması partimizin iktidar olmasına en büyük engel oldu.

Sayın Parti Meclisi Üyemiz,

18/12/2010 tarihli kurultayda CHP Parti Meclisi üyesi olarak partimizin ikinci büyük karar organına seçildiniz. CHP kadar Ülkemiz de olağanüstü koşulları yaşamaktadır. Bugünkü koşullar devam ettiği sürece ne yazık ki AKP tek başına iktidarda kalmaya devam edecektir. Başka bir anlatımla başta genel merkezdeki görevliler olmak üzere CHP yöneticileri Kılıçdaroğlu’na engel olduğu sürece iktidar koşusunda nefesimiz yetmeyecektir.

Seçimlere 3 aydan daha az süre kalmasına rağmen eski sandık görevlileri, eski propaganda ekipleri sanki yeni hazırlanmış gibi parti yönetimlerince sunulacağı ortadadır. Ocak/2011’de boşalan birçok il, ilçe yönetimlerine daha yeni atama yapılması kadar vahim bir yaklaşım olabilir mi?

AKP’nin iktidarda kalması kendi başarılarından değil, bizlerin beceriksizliği ve eski yönetim anlayışının devam ettirilmek istenmesinden kaynaklandığı açıktır.

Sayın Parti Meclisi Üyemiz,

Sizlere tarihi sorumluluğunu hatırlatmak ve CHP TABAN HAREKETİ olarak birkez daha istemlerimizi iletmek istiyoruz. Unutmayanız ki; CHP umdeleri, Devletin kuruluşuyla eş değer olan tek partidir. Ülkemiz 2011 yılında çağın gerisine düşmüş; yolsuzluk, yoksulluk yaşam biçimi haline dönüştürülmüştür. Ekonomik, sosyal, kültürel, siyasal, güvenlik sorunlarının yanında çatışma ve bölünme aşamasına da gelmiş ya da getirilmiştir.
Anadolu insanının geçmişi ile bağdaşmayan kültürel dayatmalar, ekonomik çıkmazlar, askeri çözülmeler başlamıştır. Yalan ve iftiralar, bilim ve akıldan uzak yaklaşımlar, çözümler insan onuruyla da bağdaşmamaktadır.

İktidar olmak partimiz için hak daha doğrusu görev haline gelmiştir. Bu seçim ülke tarihimizin en hayati seçimidir. Daha sonraki seçim çok geç olabilir. Bu dönemde karar ve eylemlerinizle ya partimizi iktidara tayışacaksınız veya AKP’nin tekrar iktidar olmasına zemin hazırlayacaksınız.

CHP TABAN HAREKETİ olarak diyoruz ki;

İktidar olmak, Sayın Kılıçdaroğlu önderliğinde YENİ CHP, YENİDEN CHP anlayışını hakim kılmak için;

1- CHP’nin program ve seçim bildirgelerinde yazılı olmayan konular dışında görüş beyan etmeyiniz. Parti yönetimince karar almadıkça, en azından birkaç kişi tarafından görüşülmedikçe kişisel fikirlerinizi, kişisel görüşlerinizi parti görüşü gibi açıklamayınız.

2- Sayın Deniz Baykal dahil olmak üzere 01.01.2010 tarihinden önce MYK’da görev almış, iki dönemden fazla milletvekilliği yapmış hiçbir milletvekilini aday göstermeyiniz.

3- Başta Sayın Mustafa Balbay (kendisine karşı sevgimizi ve uğradığı hukuk dışı uygulamalar nedeniyle üzüntülerimizi belirtmek isteriz) olmak üzere hangi gerekçeyle olursa olsun ERGENEKON’da yargılananları MV adayı olarak kesinlikle göstermeyiniz.

4- Ankara, İstanbul, İzmir illerindeki İl, İlçe yönetim kurullarından istifa ederek seçime katılmak isteyenler ile etnik köken, mezhep, inanç üzerinden çalışma yapan sivil toplum temsilcilerini, sendikalarda başkanlık yapmış kişileri MV adayı olarak önermeyiniz, göstermeyiniz.

5- 2839 sayılı Milletvekili Seçimi Kanunu’nun 20. maddesi gereği Genel Başkanın imzalamadığı aday listesi Yüksek Seçim Kurulu’na verilemeyeceğine göre; Merkez yoklaması ve kontenjan adaylarının belirlenmesinde kesinlikle Genel Başkanın istemlerini dikkate alınız. Genel başkanı tartışma ortamına taşımayınız.. Kişisel görüşünüzü basına açıklamayınız. Kısacası “parti yönetiminin aldığı karardır, tüm partililer bu karara uymak zorundadır” demekten çekinmeyiniz.

6- Parti içi dinamizm yok edilmiştir. Örgüt dışlanmış, kırgın, kızgın ve umutsuzdur. Sorunun çözümü: CHP’de değişim, hemen değişimdir. Yeni kadrolarla yeni CHP’dir. Parti yönetim anlayışının ve yönetici kadrosunun hızla bir değişim geçirmesi ve yenilenmesi, kısaca sağlıklı bir şekilde siyaset üretebilir hale gelmesi iktidar için vazgeçilmez koşuldur.

7- AKP’nin gündemini değil, kendi gündeminizi ortaklaşa belirleyiniz.

8- Parti Meclisi üyesi olarak zorunluluklar dışında kendi kendinizi MV seçmeyerek fark yaratınız.

9- CHP Taban Hareketi iktidar için her türlü çalışmayı yapmaya hazırdır. CHP Taban Hareketi siyaset yapış amacını ortaya koyma adına MV adayı göstermeme kararı almıştır.

Selam, saygı ve başarı dileklerimizle,
20.03.2011
CHP TABAN HAREKETİ

WordPress gururla sunar | Tema: Spicethemes tarafından geliştirilen Spiko