blog-image

TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ UYARI İLANI

UYARIYORUZ
ARTIK YETER

15 Temmuz kanlı darbe girişiminde Türkiye Barolar Birliği ve tüm barolarımız ilk andan itibaren darbecilerin karşısında, demokrasinin ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin yanında dimdik durmuştur.

Özel gündemle toplanan 34. Baro Başkanları Toplantısı sonrasında; tarihi sorumluluğumuz gereği Türkiye Barolar Birliği olarak aşağıdaki uyarılan yapmayı zorunlu görüyoruz.

READ MORE

blog-image

CHP SEÇİM BİLDİRGESİ ÖNERİLERİMİZ

Cumhuriyet Halk Partisi yöneticilerinin 2015 seçim bildirgesini hazırlarken CHP Tabanının ve halkın istemlerini dikkate almasını istiyoruz.
Önceki seçim bildirgelerindeki temel yanlışlar.
1- CHP İlkelerinin / umdelerinin altı ok olarak vurgulanması yanlıştır. CHP umdelerinin, “altı ok” olarak tanımlanması etkiyi azaltmaktadır.
2- 2011, 2007, 2002, 1995, 1991 genel seçimlerindeki seçim beyannamelerinde gereksiz ayrıntıya girilmiş, özden uzaklaşılmıştır. Önceki dönemlerde aynı konulardaki farklı söylemler, CHP”yi tutarsız, rüzgârın yön ve şiddetine göre tavır belirleyen parti konumuna düşürülmüştür.
3- Seçim bildirgelerindeki ayrıntılar, farklı kişiler tarafından farklı yorumlanması nedeniyle söylem birliği oluşturulamamaktadır.
4- Somut olaylar yerine; ahlak, namus, vicdan gibi soyut ve kişiye göre değişen vurgulardan kaçınılmalıdır.
5- … ceğiz, ….cağız şeklindeki cümle bitişleri güven vermemektedir.
6- Okunması ve kalıcı olması için kısa ve özlü olması daha yararlı olur. Hiç kimse partilerin seçim bildirgesini okuyarak oy vermiyor. Sahada görev yapan partililerin kullanabileceği slogan tipi vurguların yapılması başarıyı artıracaktır.

2015 MV SEÇİMLERİ CHP SEÇİM BİLDİRGESİ ÖNERİSİ
GİRİŞ
(Giriş kısmı, bildirgeyi hazırlayacaklara yol göstermesi amacıyla ana çıkış noktalarının gözden uzak tutulmaması için özetlenmiştir)
1927 yılındaki “Cumhuriyetçilik”, “Halkçılık”, “Milliyetçilik” ve “Laiklik” ilkelerine, 1935 yılında “Devletçilik” ve “Devrimcilik” ilkeleri eklenmiştir. 1959 yılındaki “İlk Hedefler Beyannamesi” ile CHP “eşitlik”, “adalet”, “Yargının Bağımsızlığı”, “Üniversitelerin Özerkliği”, “Sosyal Devlet”, “Basın Özgürlüğü” konularındaki görüşleri ne yazık ki istenilen şekilde ülkemizde gerçekleşmemiştir.
1980 yılından sonraki dönemlerde ise ülkemizde 1961 Anayasası ile güvence altına alınan emekçi kesimin sosyal güvenlik ve örgütlenme hakları ellerinden alınmış, köylülerin geleneksel üretim yöntemleri çağdaş usullere dönüştürülememiştir. Köyden kente hızlı göçler kırsal kesimin sorunlarını şehre taşımıştır. Şehir rantının zenginleşme aracı olarak kullanıldığı, insan hak ve özgürlüklerinin yok sayıldığı 1990’lı yıllardan sonra terör, doruk noktasına ulaşmıştır.
Ülkemizde ekonomik, sosyal, kültürel, askeri, siyasal anlamda gelişmeler sağlanamamış, olağan ve zamana uyum, bilgi iletişim teknolojisinin kullanımı şeklindeki değişimler abartılmıştır. Üretmeden tüketme alışkanlı yaşam biçimine dönüşmüştür. Teknoloji üretmeyen, üretilmesine izin verilmeyen ülkemiz, bilgi iletişim teknolojileri konusunda müstemleke durumu gelmiştir.
Eğitim kalitesinin düşmesi, ulusal eğitim politikalarının oluşturulamaması, kamu-özel farkı olmaksızın hizmetlerin kalitesinin düşmesine, verimliliğin azalmasına neden olmuştur.
Yasaların sürekli egemen sınıfların, çıkar odaklarının, finans sektörünün lehine değiştirilmesi, aynı konularda farklı yargı kararlarının verilmesi, davaların uzun sürede, çoğu da yanlış olarak sonuçlanması, yurttaşın Devlete güvenini yok etmiştir. Devletin temeli adalet terazisi artık doğru tartmamaktadır. Kararlar yasal olmadığı gibi, vicdani de değildir. Zaten yasaların büyük bir kısmı evrensel hukuk normlarından uzaktır.

CHP 2015 SEÇİM BİLDİRGESİNE ALINMASINI İSTEDİĞİMİZ KONU BAŞLIKLARI:
(Seçim bildirgesinde de bulunması geren konular; yaş, sosyal sınıf, ekonomik veri, üretim yöntemi vs. gözetilmeksizin karışık olarak yazılmıştır. Sistematik çalışma değildir Bu bildirge taslak mahiyetinde olup, yurttaş görüş ve önerilerini kapsamaktadır. İfade, sıralama konusunda bilimsel çevrelerin katkısı sağlanmalıdır.)
ÜLKEMİZİN BAŞLICA SORUNLARI
Gelinen süreçte ülkemizin temel sorunları (alfabetik sırayla);
– AB, ve Komşu ülkelerle sorunlar,
– Baskıcı yönetim anlayışı,
– Cinsler arasındaki ayrımcılık,
– Çarpık kentleşme
– Çevre kirliliği,
– Demokratik hak ve özgürlüklerin kısıtlılığı,
– Eğitim sisteminin yetersizliği ve fırsat eşitsizliği,
– Ekonominin kırılganlığı ve dışa bağımlılığı, sıcak para,
– Gelir dağılımındaki eşitsizlik,
– Güvenlik,
– Hukuksuzluk ve yargının tıkanıklığı,
– İç ve dış borç stokundaki artış,
– İnsan haklarının çiğnenmesi,
– İşsizlik,
– Kamu hizmetlerinde ve yatırımlarında kısıntıya gidilmesi,
– Kamu şiddeti,
– Özgürlüklerin kısıtlanması,
– Pahalılık,
– Sağlık sisteminin bozukluğu,
– Sosyal güvenlik sisteminin çöküşü,
– Stratejik alanlarda özelleştirme,
– Suriyeliler başta olmak üzere sığınmacıların durumu,
– Uyuşturucu kullanımı
– Vergi adaletsizliği,
– Yoksulluk,
– Yolsuzluk, hırsızlık, rüşvet,
– VE YÖNETİM, SİYASET SORUNU ana başlıklar halinde sayılabilir.
Yıllardır var olan yukarıdaki sorunların bir çoğu AKP iktidarının yönetim anlayışı nedeniyle yapısal temel soruna dönüşmüştür. Etnik köken, inanç ve bölge temeli üzerinden yapılan biz-siz ayrımcılığı ile yurttaşlarımızın birbirine karşı saygısı, hoşgörüsü kalmamıştır. Anadolu insanının sevgi yaklaşımı, kin ve nefrete dönüşmüştür. İnsanlarımızın başta siyaset kurumu olmak üzere tüm kurumlarına karşı güven yok edilmiştir. Polisiye tedbirlerle, zor kullanarak, sindirme, yıldırma, istikrar bozulursa ekonomi çöker tehditleriyle ülkede barış korunamayacağı gibi, kalkınma, gönenç, çağcıl uygarlık sağlanamayacaktır.
Ulusal gelirin % 80’i, çoğunluğu AKP’li % 10’un eline geçmiştir. Ekonomik çıkar çevrelerinin doyumsuzluğu sosyal gerilim, huzursuzluk ve patlamaların da kaynağı olacak duruma gelmiştir.
HALKIMIZIN, CHP’LİLERİN İSTEMLERİ
(BİLDİRGEDE BULUNMASI İSTENİLDİĞİ ŞEKİLDE)
1- Çocuklar üzerinde psikolojik baskıya dönüşen merkezi sınav sistemine son verilecektir. Eğitim ve okullaşma seferberliği ilan edilecek. Eğitim ve öğretim standartlarına uygun sınıf sayılarının olması için çalışmalar hızlandırılacaktır. Çağın ve toplumun gereksinimlerine uygun müfredat geliştirilecektir.
2-Üniversite öğrencilerinin yurt sorunu kesinlikle en fazla iki yıl içinde sonlandırılacaktır. Üniversitelerde bilimsel ve mali özerklik sağlanacak, Siyasetin üniversiteler üzerindeki hâkimiyetine son verilecektir. Akademisyenlere iş güvencesi getirilecek, üniversiteler bilim üretir kurumlara dönüştürülecektir.
3- Milletvekilliği dokunulmazlığı, kürsü dokunulmazlığıyla sınırlandırılacak, memurların yargılanmasında mülki amirlerden izin alma zorunluluğuna son verilecektir.
4-Hukuksuz işlemlerle ilgili memurların ve güvenlik güçlerinin işlediği suçlardan dolayı Devlet tarafından ödenen tazminatlar suçu işleyen memura rücu edilecektir.
5- Vergi adaleti sağlanacak, asgari ücretten ve her türlü gelirden asgari yıllık ücret tutarı kadarından vergi alınmayacaktır. Kamu düzeninde asgari ücrete bağlanan ceza yöntemine son verilecektir. Sosyal Güvenlik Kurumu işçi, işveren SGK kesintileri toplamı % 15’yi geçmeyecek. Emeklilik sigorta sistemi genel SG sisteminden ayrılacaktır. Vergi sistemindeki muafiyet ve istisnaların tamamı kaldırılacaktır.
6- Kayıt dışı ekonomi ve sahte fatura düzenine son verilecektir. Sözleşmelerde Damga vergisi kaldırılacak, ticaretin yazılı hale gelmesi sağlanacaktır. Ticari işlemlerde 500 TL ve üzeri tüm ödemeler bankacılık sistemi üzerinden gerçekleştirilecektir. Bankaların komisyon ve masraf şeklindeki aracılık hizmetlerinden kaynaklanan kesinti yapılmasına ticari işlemlerde izin verilmeyecektir. Yıllık, makul işlemin binde birini geçmeyecek şekilde işletim ücreti karşılığında işlemler yapılacaktır. Devlet bankalarında ticari işlemlerden komisyon, masraf alınmayacak, haksız rekabet gözetilecektir.
7- İşletmelerin varlık ve borçlarının gerçek, rayiç bedel üzerinden gösterilmesi sağlanacak, bağımsız denetim küçük ve orta ölçekli işletmelerde bedeli Devlet tarafından karşılanmak suretiyle zorunlu hale gelecektir.
8- Yargının hızlı ve doğru işlemesi için önlemler alınacak. HSYK özerk hale getirilecek. Yargının tam bağımsızlığı sağlanarak kendi iç denetim mekanizmasını geliştirecektir.
9- Yargı, güvenlik, eğitim başta olmak üzere memur tayin ve atamalarda sınavla atama sistemine geçilecek. Sınavla gelinen yargı çevrelerinde görevden alma, yargı kararına bağlanacaktır.
10- Gösteri ve yürüyüşler yasası çağa uygun düzenlenecek, gösteri ve yürüyüş hakkının önündeki yasal ve idari kısıtlamalar kaldırılacaktır.
11- Askerlik süresi kısaltılacak (eğitim durumu ve yapılacak sınav sonucuna göre 2-8 ay arasında başarıya göre süre belirlenecektir.)
12- Bedelli askerlik uygulamasına son verilecektir.
13- Toplu ulaşımda indirim ve ücretsiz uygulamaya son verilecektir. 12-24 yaş arası öğrencilere aylık 100 binişlik, geliri yetersiz 65 yaş ve üzerindeki yurttaşlarımıza da aylık 30 binişlik ücreti Devlet tarafından karşılanan Türkiye’nin her yerinde geçerli seyahat kartı verilecektir.
14- Bilim ve teknolojinin gelişmesi için Üniversite – Sanayi – İşletmeler arasında işbirliği sağlanacak, finansman başta olmak üzere her türlü yardım yapılacaktır.
15-İhracatta KDV iade sistemi ihracatın gerçekleştiği anda uygulanacak, Ulusal üretimin artması için teşvik sistemi gümrük vergileri de dikkate alınarak düzenlenecektir.
16- Devlet ve özel sektörde hesap verebilirlik, şeffaflık, açıklık prensiplerine sıkı sıkıya uyulacak. Kamu harcamaları alınan mal ve hizmetin özellikleri itibariyle kamuoyuna açık hale gelecektir. Belediyelerin ve KİT’lerin hesapları yerli kuruluşlarca bağımsız denetime tabi tutulacaktır.
17- Fiyat ve etiket yasası tekrar güncel hale gelecek, farklı yer ve mekânlarda aynı tür mal ve hizmetin fiyatı denetim altına alınacak, başta turizm sektörü olmak üzere fahiş fiyat uygulamasına son verilecektir.
18- Her türlü tüketim malzemesinin satışının yapıldığı mağaza ve işyerlerinin kışın saat 18.00, yazın 20.00’den sonra çalışmasına izin verilmeyecektir.
19- Cumartesi ve Pazar günleri şehirlerarası yük taşımacılığı yapılamayacaktır. Karayolu taşımacılığında konaklama, bakım-onarım hizmet tesisleri esnafın ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde yapılması sağlanacak, çalışma koşulları insani boyutlarda olması sağlanacaktır.
20- Her ne olursa olsun haftalık çalışma saati 48 saati geçemeyecektir. Bu süre ağır ve tehlikeli işlerde 40 saatten fazla olamayacaktır.
21- İşçi haklarını kısıtlayan, sigortasız işçi çalıştıran firmaların faaliyetlerine son verilecek, aynı kişilerin tekrar iş yeri açmasına izin verilmeyecektir.
22- Tarım ürünlerinin ıslah, yetiştirme, satış aşamalarında Devlet desteği sağlanacak. Tarım ürünlerinde yerli tohum kullanılması için önlemler alınacaktır.
23-Besi hayvancılığının yanında mera hayvancılığı için işyeri, organizasyon, veterinerlik hizmetleri teşviklerle sağlanacak. İhracata yönelik tarım ve hayvancılık desteklenecektir.
24- İşsizlik ve iş güvencesi sorunu çözülecektir.
25- Seçim yasası değiştirilecek, nüfus yerine seçmen sayısı esas alınarak seçim çevrelerinde milletvekili sayısı belirlenecek, nispi temsil ve tercihli oy sistemi getirilecektir.
26- Tarihi eserlerin, kültürel değerlerin tamamı kayıt altına alınacak, röleve çalışmaları yapılacak, aslına uygun tamir ve bakımları yeterliliği kanıtlanmış firma ve ustalarla yapılacaktır.
27- Sağlık hizmetlerinde reformlara devam edilecek, sağlığın ticaretine son verilecektir. Hasta-sağaltım hizmetlerinde süreklilik ve tamlık dönemi başlatılacaktır.
28- Şehirlerde muhtarlık ve kaymakamlık sistemine son verilecektir. Kaymakamların görevleri vali yardımcıları aracılığıyla yapılacak, muhtarlık hizmetleri belediye başkan yardımcısı aracılığıyla yürütülecek, Belediye başkanları gibi, başkan yardımcıları da seçimle belirlenecektir.
29- Trafik kurallarına başta kamu araçları olmak üzere kesinlikle ceza ve eğitim sistemiyle uyulması sağlanacak, geçiş üstünlüğüne haiz araçlar dışında kamu, özel araçların ayrıcalıkla hallerine son verilecektir.
30- Makam aracı uygulaması araziye çıkış, denetim vs. zorunlu haller dışında kaldırılacaktır.
31- Ormanlar, ormanlık alanlar, zeytinlikler, kıyılar imara kapatılacaktır.
32- Sanat ve sanatçılar korunacak, toplumun gelişmesine katkıları desteklenecektir.
33- Taşeronluk sistemine son verilecektir.
DENİLMESİNİ İSTİYORUZ.
CHP TABAN HAREKETİ

blog-image

CHP’DE ÖN SEÇİM BİTTİ

Sayın CHP Üyeleri,
Seçim sürecini hep birlikte yaşadık, izledik ve gördük. Uzun yıllar sonra ilk defa partimiz sınırlı da olsa ön seçim yaptı. En kötü ön seçimin en iyi merkezden atamadan daha iyi olacağını yıllardır ifade ederek, yerelde ve kurultaylarda çarşaf liste, genel seçimlerde ön seçim yapılmasını istedik, savunduk, mücadele ettik. Ancak her şeyden önce üye yapısının güncellenmesini istedik. Üye yapısının güncellenmesi isteklerimiz göz ardı edildi. Sayın Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun da ön seçime katılması örgütte canlılık katmış ise de duygusallıktan çıkılamamış, gerçeklerin göz ardı edilmesi sağlanmıştır.
Başta İstanbul olmak üzere tüm Türkiye’de CHP Milletvekili Aday Saptama Yönetmeliğinin 13. Maddesindeki “- Ön seçim ve aday yoklamasına katılan aday adayları, önseçim ya da aday yoklaması sürecinde propaganda ve tanıtım amacıyla açık hava toplantıları, örf ve adete göre sohbet toplantısı sayılanlar hariç olmak üzere, kapalı salon toplantıları düzenleyemezler. Duvar ve el ilanları ile her türlü basılı, sesli veya görüntülü bantlarla propaganda yapamazlar. Bu tür etkinliklerde, öbür aday adaylarını kötüleyici beyanlarda bulunamazlar (SPK, mad. 43). Aday adayları, oy kullanacak partili seçmenlere veya yakınlarına maddi çıkar sağlama amacı güdemezler, armağan dağıtamazlar” hükmü ile 14. Maddesindeki “Parti, aday adayları için meslek ve sanatları, yaşam öyküleri, çeşitli alanlardaki çalışma hizmetlerini, fotoğrafları ile birlikte derleyen tanıtıcı basılı malzeme hazırlayıp bastırabilir; ön seçim sırasında sandık başlarına astırabilir. Bu tanıtımda, aday adayları arasında eşitlik gözetir. Aday adayları, partinin programı, kurultay kararları ile seçim bildirisi dışında, ulusal, yöresel yahut kişisel ölçüde vaatlerde bulunamazlar. Her türlü haksız yarışma olanaklarını kullanamazlar (Siyasi Partiler Kanunu, mad. 43).” Hüküm parti yöneticileri ve aday adayları tarafından ihlal edilmiştir. Bazı Belediye Başkanlarının ön seçimde taraf olması, bazı ilçe yöneticilerinin liste çıkarmaları, mezhep ve hemşeri lobileri ile sermaye çevrelerinin etkin olması Partimizin geleceği açısından kaygı vericidir. Elbette bunun sorumluları Parti Meclisi, MYK ve İl, İlçe yöneticileridir. Kimse bu duruma dur dememiş, hatta kapı arkalarından desteklemişlerdir.
İsteğimiz ve dileğimiz CHP’nin 8 Haziran 2015 günü tek başına iktidar olmasıdır. Ancak görünen odur ki İstanbul’da 20 yıldır seçim kaybeden kadrolarla seçim kazanmak hayaldir. Tek umut Sayın Genel Başkanın ağır baskılara rağmen kişisel kampanya ve çalışmasıdır.
Partinin kazanması için izan ve insaf sahiplerini uyarıyor, çıkarcı ve saptırımcı davranışlardan vazgeçmeye davet ediyoruz.
CHP TABAN HAREKETİ
15/04/2015

blog-image

CHP’Yİ KİŞİSEL TANITIMINIZ İÇİN KULLANMAYINIZ

Sayın CHP İl Başkanları, İl Yönetim Kurulu Üyeleri,
Sayın CHP İlçe Başkanları, İlçe Yönetim Kurulu Üyeleri,
Hepiniz elbette saygın ve saygıdeğer kişilersiniz. CHP’nin kurumsal kimliğini başka sizler olmak üzere CHP’liyim diyen herkesin koruması, kendisini CHP’nin önüne koymaması gerekir.
Sayın yöneticiler,
Hepiniz ya atamayla, yada seçimle geldiniz. İster atama, ister seçimle olsun hiç biriniz % 100 partililer tarafından kabul edilmiyorsunuz. Hele hele yaşadığınız toplumsal çevre de halk kesiminin tamamının onayını alabilecek nitelikte olmadığınızı da biliyoruz. Zaten kimsenin de olması beklenemez, istenemez. Sizlerin sorumluluk gerektiren yerde özveriyle çalıştığınıza da tanığız… Çalışmalarınız içinde ayrıca teşekkür ederiz. Bulunduğunuz makam sizlere yeterince değer katıyor. Daha fazlasını artık istemeyiniz.
CHP’nin olanaklarını kullanarak gönderdiğiniz SMS’ler, yaptırdığınız afişlerde lütfen artık isminizi ve mesleğinizi yazmayınız. Mesleğiniz açısından diğer meslektaşlarınıza karşı haksız rekabet yapıyorsunuz, bu durum meslek etik kurallarına uymaz. İsminizi yazıyorsunuz kişisel tanıtımı öne çıkarıyorsunuz. Bu da parti kültürüne yakışmaz.
Peki ne yapmalı,
Sayın yöneticiler;
Gönderdiğiniz SMS’ler, astığınız afişlerde
…… CHP İLÇE YÖNETİM KURULU
…… CHP ÖRGÜTÜ
CHP ….. İLÇE ÜYELERİ vs.
Diyebilirsiniz.
Şimdiye kadar yaptıklarınızı iyi niyetli davranış olarak görebiliriz. Bundan sonra yaptığınızda kişisel reklama girer ki bunu artık yapmayınız.
CHP 7 Haziranda iktidar olmak zorundadır. Bunun içinde ben değil, biz demeliyiz. Parti olanaklarıyla kişi tanıtımından çıkıp, partinin ilkelerini, hedeflerini tanıtmalıyız.
Not: Halkçıyız diyen Partiye 5 yıldızlı otellerde yemek düzenleyerek gelir sağlamaya çalışmak yakışmıyor. Artık bu yemek organizasyonlarını da terk ediniz. Herkes gitsin evinde veya istediği yerde yesin. Bu tür şark kurnazlıklarını da terk edin. Yönetiminden sorumlu olduğunuz yerlerin gelir ve giderlerini de partililerce görülebilecek yerlere asın veya örgüt toplantılarında açıklayın, en iyisi Türk siyasi yaşamına örnek olması için wep sitenizde yayınlayın, şeffaf olun, halka hesap verin. CHP’ye, CHP’liye yakışan budur.

blog-image

CHP’DE SORUNLAR NELERDİR? ÇÖZÜMLERE NEREDEN BAŞLANMALIDIR?

CHP’DE SORUNLAR NELERDİR?
ÇÖZÜMLERE NEREDEN BAŞLANMALIDIR?

CHP TABAN HAREKETİ

HAZİRAN 2004
İkinci baskıya önsöz
SEVGİLİ PARTİLİ ARKADAŞLAR;

Beş ay önce ilk baskısını yaptığımız bu broşür; umduğumuzun ötesinde ilgi uyandırmış; İstanbul’un diğer ilçelerindeki partililerden ve hatta diğer illerden talep görmüştür.

READ MORE

WordPress gururla sunar | Tema: Spicethemes tarafından geliştirilen Spiko